Son Dakika
Türk savunma sanayiinin insansız hava araçlarını (İHA) giderek geliştirdiğini anlatan Savunma Sanayii Müsteşarı Demir, bulutların altını görebilen ve jet motoruyla uçabilen İHA’ların yolda olduğunu söyledi.
Savunma Sanayii Müsteşarı İsmail Demir, Türk savunma sanayiindeki son gelişmeleri anlattı. Millileştirme seferberliği içinde olduklarını belirten Demir, insansız araçları deniz, kara ve havada yaygınlaştıracaklarını söyledi.
Demir, “İHA’lar (insansız hava aracı) daha da geliştiriliyor. Daha büyükleri ve sessizleri, daha yüksekte uçanlar, daha fazla silah taşıyıp vurucu gücü fazla olanlar gelecek. Hatta bulut altını gören İHA’lar önümüzde. Bir ötesi de jet motorlu İHA’lar ve bir adım daha ötesi jet savaş uçağı gibi hareket eden bir İHA” dedi.
Savunma Sanayii Müsteşarı Demir, gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Çip tesisi kurulacak
– Güney Kore’de savunma sanayisi konuları gündeme geldi mi?
Cumhurbaşkanımız, Güney Kore’de Samsung ziyaretinde bir konuyu gündeme getirdi: ‘Gelin beraber yarı iletken bir çip tesisi kuralım. Size arazi ve destek veririz. Madem kan kardeşiyiz, gereğini yapın. Savunma Sanayii Müsteşarlığı da YİTAL diye bir çip şirketi kurdu. Müsteşar da burada. Artık girişimde bulunun.’ Onlar da not aldı.
İHA’ların savunmadaki rolü giderek artıyor. Türkiye’nin başarılı Afrin harekatında Baykar’ın ürettiği Bayraktar TB2 önemli rol oynamıştı. Savunma Sanayii Müsteşarı İsmail Demir, bu yıl eylülde yapılacak havacılık festivali ‘TEKNOFEST’in tanıtımına Baykar’ın Yönetim Kurulu Başkanı Özdemir Bayraktar ve Teknik Müdürü Selçuk Bayraktar ile birlikte katılmıştı.
TÜBİTAK’ın bir laboratuarı var. Biz bunu bir şirkete dönüştürmek için çalışma başlattık. Yarı iletken çip meselesi şu an Türkiye’nin oyun dışı olduğu bir alan. Çip tasarlasanız bile dışarıda ürettirmek zorundasınız. Bu çipin de her türlü riski var. Özellikle savunmada… Bu teknolojiyi bir an önce elimize almak üzere bu çalışma faydalı olacak. Ticarileştirme de mümkün. Her tarafta çip var. Televizyondan tutun arabanıza kadar.
Millileşme seferberliği
– Millileştirme ve yerlileştirme ne aşamada?
Yerlileştirme, dışa bağımlılığı önleme açısından çok önemli. Bizim bünyemizde 70 tane Ar-Ge (araştırma ve geliştirme) projesi var. Çalıştığımız projelerden hepsi mutlaka bir ürünü yerlileştirme, millileştirme ve tasarım kazanımı amaçlı.
Bir miktarını biz yapıyoruz, ayrıca şirketlerin de yaptıkları var. Bu seferberlik gibi bir şey. Yarın takıldığımızda, 3 – 5 sene beklememiz gerekecek olaylar var. Onun için şimdiden başlayalım bunlara, şu anda tedarik ediyor olabilsek bile yarın ne olacağı belli olmaz.
– İHA ve SİHA’da (silahlı insansız hava aracı) yeni çalışmalar var mı? Afrin’de çok etkili oldular…
Oyunu değiştiren etki yarattılar. Daha da geliştiriliyor. Daha da büyükleri ve sessizleri gelecek. Daha yüksekte uçanlar, daha fazla silah taşıyıp vurucu gücü fazla olanlar gelecek. Daha uzun süre uçacaklar. Daha fazla yük taşımak daha fazla tahrip gücü demek. Sadece silah değil üzerine daha fazla elektronik ekipman koymak demek. Görünmemek demek. Sadece silah taşıyan değil, haberleşme, karıştırma, bir dizi elektronik harp unsurlarını içeren İHA’lar da mümkün.
Çok net görüntü alıp operasyonu etkileyebilirsiniz. Hatta bulut altını gören İHA’lar önümüzde. Bir ötesi de, ilerdeki plan, jet motorlu İHA’lar ve bir adım daha ötesi jet savaş uçağı gibi hareket eden bir İHA.
İsmail Demir, Savunma Sanayii Müsteşarlığı’nda Türk savunma sanayiinin son durumu hakkında bilgi verdi.
– İnsansız hava araçlarında ne noktadayız?
Sadece hava değil, insansız kara ve deniz sistemlerini çalışıyoruz. Deniz altı, deniz üstü ve kara. Karada da çeşitli boyutlarda ateş edebilen, hassas görüntü alıp vurabilen sistemleri test ediyoruz. Atış derken sadece mermi değil… Lazerle, elektronik dalga ile karıştırma, elektronik bomba gibi. Attığınızda düştüğü yerdeki elektronik şeyleri tamamen yok edecek şeyler gibi… İnsansız sistemleri artırdık. Önden insansızları gönderin. Onlar görsün, gerekirse çatışsın.
Otoya test merkezi, hava savunmaya uzun menzil
– Savunma sanayiinin yeni girdiği alanlar var mı?
Otomotiv test merkezi var. TÜBİTAK ile kurulacak. Biz de o işin içine girdik. Bu test olayı Türkiye’nin bir karın ağrısı. Bunlar için yurtdışına gidince ticari ve güvenlik sırrınız kalıyor mu? Paraları da yüksek. TSE, TÜBİTAK bir araya geldik, şirket kurduk.
– Yeni ne gibi projeleriniz var?
Milli hava savunma sistemimizde, orta ve alçak irtifalar devam ederken uzun menzilliye başladık. Kendi radarı ve füzesi çalışılıyor. Karadan karaya sistemler üzerinde çalışıyoruz. Hibrit, katı ve sıvı yakıtlı roket motorları var. Türkiye’de 8×8, 10×10, 12×12 araç yok. Fırlatma sistemlerini taşıyacaklar. Fransızlarla bir işbirliği modelimiz var. S-400 kapsamında geniş teknolojik bir işbirliğimiz var.
– Bütçeniz ve proje sayınız ne kadar?
2002’de yaklaşık 5.5 milyar dolar bütçeli 66 savunma projesi varken şu an yaklaşık 60 milyar dolarlık hacme sahip 600’ün üzerinde proje yürütüyoruz. 2000’lerin başında yüzde 18 yerlilik söz konusu iken, şimdi yüzde 70’lere vardı.
‘Patriot’ta kapı açık
– Patriot görüşmesi bitti mi?
Şu an Patriot alıyor olsaydık, Türkiye ile ABD arasında en ufak problem çıktığında demek ki ‘Türkiye’ye Patriot vermeyelim’ diyeceklerdi. Bu şunu gösteriyor: Türkiye, ABD’ye bağımlı olduğu noktalarda her an için tehdide, şantaja maruz kalıyor. Yani ABD bize ‘niye S-400 alıyorsunuz?’ diye sorduğunda, bugün ‘F-35 vermiyorum’ dediği gibi Patriot’u vermem diyecekti. Biz yine de Patriot meselesinde kapıyı kapatmadık. Konuşmalara devam ettik. İstediğimiz şartlar tamamen yerine gelmedi. Ama hâlâ şartlarımız bu, teklif yapacaksanız yapın… Çünkü bizim bütün ihtiyaç zincirimiz tamamlanmış değil sayı olarak. Biz kapıyı hiç kapatmadık.
– S-400’lerin gelişi ve sonrasında neler yapılacak?
Birinci sistem Temmuz 2019’da geliyor. İkinci sistemde bir işbirliği modeli üzerinde çalışıyoruz. Süre kadar orada işbirliğinin büyük olması da önemli. Cumhurbaşkanımız rica etti. Onlar da teslimatı öne çekti.
Yerli motor için son sürat çalışma
– Yerli motor teknolojilerinde ne durumdayız?
Motor teknolojileri önemli. 3 – 5 çeşit motor projemiz var. Pervaneli, pistonlu motor projemiz var. Helikopter motoru projemiz var. Bir dizi motor projemiz masada ve devam ediyor. ANKA’ya koyduğumuz var. Küçük bir jet motorunun testleri yapılıyor. Bu projeler hız kesmeden devam edecek.
– Sınır güvenliğine yönelik ne yapıyorsunuz?
Afrin sınırında 90 kilometre bir hat boyunca gündüz, gece ve termal kamera sistemleri, geniş alan gözetleme, fiber optik sismik algılama, kara gözetleme radarları, uzaktan komutalı silah sistemleri, drone tespit ve önleme sistemleri, atış yeri tespit sistemi gibi birimleri içeren elektronik güvenlik sistemi kurduk. Sistemin 911 kilometrelik Suriye sınırı boyunca yaygınlaşmasını planlıyoruz.
(Milliyet)
BENZER HABERLER