BAYRAKTAR DİHA’YA YERLİ VE MİLLİ MOTOR

Baykar tarafından geliştirilen ve ilk kez 2019 yılında duyurulan dikey iniş kalkışlı insansız hava aracı sistemi olan Bayraktar DİHA’ya yüzde 100 yerli motor üretildi.

Baykar’ın Bayraktar DİHA’sı için geliştirilen ve üretilen BAYKUŞ motor, iki silindirli ve iki zamanlı tasarımında 12 beygir güç üretiliyor. Üstelik bütün aksamı dahil toplam 4,5 kilogram ağırlığında… Seri üretime geçmek için gün saydıklarını söyleyen BAYKUŞ Motor’un üreticisi Erin Motor Genel Müdürü Ersin Şahin, üretim süreci ve yeni projeler hakkında bilgi verdi.

SAHA İstanbul üyesi olunca Haluk Bayraktar’ın yönlendirmesi ile savunma sanayine girdik

Savunma sanayine geçiş süreçleri hakkında bilgi veren Ersin Şahin, “İçten yanmalı motor üretimine ilk olarak endüstriyel dizel motor tasarımı ve üretimi ile başladık. Yıldız Teknik Üniversitesi ile iki tane San-Tez projesi ile üniversite-sanayi iş birliği projeleri sonucunda 2.400 devirde 18kW güç üreten dizel motorumuzu tasarladık ve ürettik. O dönemde de savunma sanayine adım atmak istiyorduk ve SAHA İstanbul üyesi olduk. Sonrasında Sayın Haluk Bayraktar ile tanıştık ve kendisi fabrikamıza yaptığı ziyaret sırasında yaptıklarımızı ve üretimimizi gördükten sonra bizi İHA motorlarına yönlendirdi. Türkiye’de ve dünyada bu motorlara ihtiyaç olduğunu söyledi. Biz de araştırmalarımızı yaptık ve bir anda kendimizi İHA’lar için motor teknolojileri üzerine çalışırken bulduk, bu arada zaten AR-GE merkezimizi de kurmuştuk. İHA araçları için motor geliştirmeye 2 proje ile başladık; biri 6 diğeri 12 beygirli 2 zamanlı, benzinli insansız hava aracı motorları. 12 beygirlik olan motor Baykar’ın DİHA’sında kullanılıyor. Şu an seri üretime geçmesini beklemekteyiz” diye konuştu.

“Titreşim, yakıt tüketimi gibi testlerde yabancı örneklerin önüne geçtik”

Tüm testleri başarıyla geçtiklerini dile getiren Şahin, sözlerini şöyle sürdürdü: “Baykar global anlamda çok iyi bir referans… Bu nedenle bir anda taleplerimiz arttı. Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayi Başkanlığı’na bağlı şirketler haricinde yüzde 100 özel sektör olarak savunma sanayinde insansız hava araçları için ilk içten yanmalı motoru ürettik diyebiliriz. Motorumuz aynı güç grubundaki global rakiplerimizden birçok noktada daha iyi. Baykar’da yapılan testlerde titreşim, yakıt tüketimi gibi konularda yabancı örneklerin önüne geçtik. Yüzde 100 yerlilik bizim için çok önemliydi. Hiçbir şekilde yurtdışına bağımlı kalmak istemiyorduk. Motorun elektronik kontrol ünitesinden motorun mekanik tasarımına, elektronik kontrol ünitesinin yazılımına kadar her şey yerli üretim ve ülkemize ait…”

“BAYKUŞ motorun 4,5 kg olması teknoloji olarak geldiğimiz konumun göstergesi”

Yeni projeler hakkında bilgi de veren Şahin, “Şimdi de 18 ve 24 beygirlik iki motor üzerinde daha çalışmaktayız. Benzinli insansız hava araçları motorlarımızı Baykuş markası altında topladık ve yeni bir motor ailesi yaptık. 24 beygir gücündeki endüstriyel dizel motorumuz yaklaşık 185 kg ağırlığında, ancak iki zamanlı benzinli motorumuz yani 12 beygirli olan motorumuz tüm donanımı ile beraber 4,5 kg ağırlığında. Hem paket küçüldü hem ağırlık olarak da çok iyi bir seviyeye geldik. Özetle tüm bunlar teknoloji olarak iyi bir noktaya geldiğimizi göstermekte. Motorların ömrü olarak ise, Avrupalı ve Amerikalı rakiplerimiz 200 saat garanti verirken biz kendi motorumuza 300 saat ömür garantisi verdik.” dedi.

Geçmişte bize çıkarılan zorlukları, ambargoları bugün bertaraf ettik

Geçmişte endüstriyel dizel motorları için Almanya’dan satın aldıkları parçaları savunma sanayinde kullanmayacaklarına dair imzalar attıklarını, bu durumun bugün tersine döndüğünü aktaran Şahin, “Savunma sanayi alanında daha rekabetçi daha teknoloji üstün ürünlerle devam etme hedefimiz var çünkü Türkiye savunma sanayinde çok ciddi bir rüzgar yakaladı. Özellikle insansız hava araçları konusunda Baykar’ın açtığı yol, dünyada Türklerin

insansız hava araçlarının adını duyurdu. Zamanında endüstriyel taraf için dizel motor üretirken Almanya’dan yakıt pompası almamız gerektiğinde bile “bu ürün kesinlikle savunma sanayinde kullanılmayacak” diye imzalar atardık. Buna rağmen satmamak için birçok zorlukla karşılaşmaktaydık. Bu durum hepimizi çok üzerdi. Ancak şimdi biz geliştirdiğimiz ürünleri stratejik olarak bu ülkelere vermiyoruz diyebilecek duruma geldik. Bunu yaşamanın gururu inanılmaz” diyerek sözlerini noktaladı.