Son Dakika
Göreve geldiklerinde, milyonlarca lira borç devralan HAVA-İŞ sendikasının yeni yönetimi, bir yıllık icraatlarını, çalışanlar, üyeler ve tüm emekçilerle paylaştı.
Hava- İş Sendikası Genel Başkanı Genel Başkanı Ali Kemal Tatlıbal, göreve geldikleri bir yılda 3 milyon Türk TL’den fazla borç ödediklerini söyledi.
Tatıbal geçmiş yönetimlerle hesaplaşmak yerine, sendikacılıkta beyaz bir sayfa açarak, emekçinin hakkını tek kuruşuna kadar savunacaklarını vurguladı.
Hesaplarda yaptıkları incelemelerde, bazı giderlerin kendilerini çok şaşırttığını söyleyen Ali Kemal Tatlıbal, “Hesaplarda 1 milyon TL çiçek, 2 milyon 995 bin TL matbaa gideri tespit edince, sendikanın tüm defterlerini incelemeye aldık. İlk sonuçları görünce de şoke olduk” dedi.
“EMEKÇİYE KÜFREDEN DEĞİL, SORUN ÇÖZEN SENDİKA”
Sendikacılıkta beyaz bir sayfa açtıklarına vurgu yapan Tatlıbal, “Yaklaşık 25 yıllık Atilay Ayçin döneminden sonra Türkiye’de sarı sendika yerine, üyelerine küfreden başkanlar yerine, tüm emekçileri kucaklayan bir yönetim anlayışını getirdik. İşveren, çalışanlar, üyeler ve tüm kamuoyu ile güçlü bir iletişime geçtik. Bakış değişti. İletişim gücü değişti. Şuan artık zıtlaşan çatışan değil, yöneticileriyle muhabbet içinde, masada istişare ederek doğru karara vararak, en doğru kararın hangisi olduğunu neticelendirerek, çözüme ulaştıran bir yönetim anlayışı geldi” diye konuştu.
“GREV MAĞDURLARINI İŞE GERİ ALDIRDIK”
Grev yaptıkları için işten çıkarılan 305 THY personelinin işe dönmek isteyenlerin tamamına yakınını işe aldırdıklarını ifade eden Tatlıbal,” Aslında bu kardeşlerimizi işe biz geri aldırmadık. Allah nasip etti. Biz ancak vesile oluruz. Vesile olduysak ne mutlu bize. Bu 305 kişin arasından 200’den fazla emekçimiz bize ‘ben dönmek istiyorum’ diye müracaat etti. Onlar içinden 19’u hariç hepsini işine döndürdük. Şu anda hepsi çalışıyor. Eğitimlerinde de ziyaret ettik. Ziyaret edeli epey bir süre geçti. Hepsi eski işlerine döndüler, artık uçuyorlar” şeklinde konuştu.
“1 MİLYON TL ÇİÇEK PARASI ÖDEDİK “
Tatlıbal, yönetime geldikten sonra hesaplarda yaptıkları incelemelerde, HAVA-İŞ Sendikası eski yönetiminin borç batağından olduğu tespit ettiklerini söyledi. Tatlıbal “ 4 yılda sadece çiçek parası olarak 1 milyon 27 bin 136 TL’lik harcama yapmışlar. Normal de bunları çok söylemiyoruz ama artık kamuoyuna açıklandı. Biz yine de söylemiş olalım. Yılda 280 Bin liralık çiçek masrafı yapmışlar. Biz geldik geleli ne düğün, ne doğum, ne hastalık, ne cenaze atlamaksızın herkese çelengini çiçeğini gönderdik. Ancak bir yılda onların 280 bin TL’sine karşılık, 24 bin TL’ye erişebildik. Biz aslında eski yönetimlere karşı bu güne kadar hiç kötü konuşmadık. Yine konuşmayacağız. Yaptıkları iyi şeyler de vardı. Kötü şeylerde vardı. İşçilerimiz üyelerimiz arasında sevenleri de var sevmeyenleri de. Tıpkı bizim sevenimiz ve sevmeyenimiz olduğu gibi. Biz geçmişi kapattık. Doğrudur çiçek masrafı oldu. Ayrıca dört yıl içerisinde ödenen matbaa parası 2 milyon 995 bin 941 lira. Biz yıllık matbaa giderini 85 bin 784 TL’ye düşürdük. Ama artık önümüze bakıyoruz. Şuan masrafların hepsini durdurduk. Borçları ödedik. Allah’a şükür kasamızda paramız var” şeklinde konuştu.
“ÇOK ŞÜKÜR BORÇLARI SIFILADIK”
Göreve geldiklerinde HAVA-İŞ Sendikası’nın 3 Milyon 200 bin lira borcu olduğunu ve bunları bir yıl içinde ödediklerini anlatan Ali Kemal Tatlıbal, ” Eski parayla tahmini 3 trilyon borç vardı. Şimdi ki parayla 3 Milyon 200 bin lira eder. Bunları ödedik. Şuan da kasamızda paramız var. Şöyle bir şey de var tabi ki seneyi de boş geçirmedik. Kötü bir algıyla yönetime geldik. Üzerimize ‘işveren yanlışı, şirket yanlısı’ diye yaftalar yapıştırıldı. Biz önce bunu anlatmaya çalıştık. Sendikaya 1 yılda giren parayla borç ödedik, Abant’ta eğitimler yaptık diye. İş sağlığı, iş güvenliği eğitimleri ve seminerler düzenledik. Otellerde konferanslar verdirdik. Dil tazminatı alabilsinler diye tüm üyelerimizi İngilizce eğitime başlattık. Tüm üyelerimize, ücretsiz olarak talep edene havacılık İngilizcesi, isteyene YDS’ye yönelik dil eğitimi, isteyene de sadece gramer boyutunda ücretsiz İngilizce eğitimi veriyoruz. Biz burada olduğumuz sürece, gereken her türlü eğitime ücretsiz devam edeceğiz” diye konuştu.
“SADECE ALAN DEĞİL VEREN SENDİKA OLACAĞIZ”
Sendika üyelerinden sadece aidat alan değil, bu aldığı paraların bir kısmını da üyelerine harcayan bir sendika olacaklarına dikkat çeken HAVA-İŞ Genel Başkanı Ali Kemal Tatlıbal,” Gelen aidatların, kuruşu kuruşuna nereye gittiğine dair hesap tutuyoruz. Bunu tüm üyelerimizle de paylaşıyoruz. Şeffaf bir sendikacılık yapıyoruz. Aldığımız paranın tamamını üyelerimize harcayacağız. Sadece İngilizce eğitiminde değil, sosyal ihtiyaçlarının giderilmesinde de kullanacağız. Mesela,15-20 yıldır şirkette çalışıp ta 4-5 çocuğu olanlar var. Çocuklarını okutmak çabasıyla, henüz ev sahibi olamamış üyelerimiz var. İnsanlarda ‘THY’de çalışanlar çok iyi para kazanıyorlar’ diye bir algı yer etmiş. Aslında başını sokacak evi olmayan çok sayıda emekçimiz var. Biz bunu da göz önünde bulundurarak kooperatif projesine de başladık. Allah nasip etti, kooperatife ön ayak olduk. Sırf algıda sıkıntı olmasın, dedikodulara yer vermeyelim diye kendimiz de denetleme kurulundayız. Elimizde sopayla beklemekteyiz. Arsasından, inşaatına her şeyine kadar, eve talip olan üyelerimiz nasıl yapılacağına kendileri karar verecek. Kooperatifin genel kurullarına bile karışmayacağız, sadece sahipleneceğiz” ifadelerini kullandı.
“İŞÇİNİN HAKKINI SONUNA KADAR SAVUNACAĞIZ”
“Üyelerimizin haklarını savunmak için gerekirse yönetimle ters düşeceğiz, ama asla küfürleşmeyeceğiz” diyen, Ali Kemal Tatlıbal,” Göreve geldiğimizde kasada10-12 bin TL vardı. Önümüzdeki 6 aya kesilmiş çekler vardı. Bu çekler de dahil 3 Milyon 200 bin TL civarında borç birikmişti. Çok şükür çekleri ve tüm borçları ödedik. Biz çek kullanmadığımız için hepsini iade ettik. Biz elimizdeki nakitle paramız kadar iş yaparız. Paramız olduğu sürece de bunu üyelerimize harcayacağız. Bizim bir senedir uğraştığımız en büyük işlerden birisi gönüllere girmekti. Bizim gerçekten Allah rızası için çalıştığımızı, bu yola Hak rızası için çıktığımızı anlatmaya çalışmaktı. Bizi tanıyanlar buna inandı. İnşallah seçime daha 3 yıl var. Allah nasip ederse bu 3 yıl içerisinde, ne söz verdiysek yerine getirdiğimizi herkese göstereceğiz. Üyelerimizin hakkını da sonuna kadar savunacağız, tek kuruşlarını kimseye yedirmeyeceğiz. Şimdi sendikacılık elbette sonuna kadar işverenle kardeş muhabbetiyle geçecek diye bir kaide yok. Mutlaka işçi çıkarları doğrultusunda yönetimle ters düşeceğimiz durumlar olabilir. Ama bu demek değil ki küfürleşiriz, kavga ederiz, bağlantıları kökten keseriz. Biz iki sene boyunca, her TİS döneminde masaya oturacağız, işverenler yüz yüze bakacağız. Ters düşme durumlarında hakkımızı almak için masaya yumruğumuzu vuracağız. Ama bu süreci etik çerçevede, kişiselleştirmeden devam ettireceğiz. Gerekirse işçilerin hakkı için, aidat vermeyen üyelerimizle bile ters düşebiliriz. Çünkü diğerleri aidatını veriyorsa burada kul hakkı var. Biz Allah’tan korkuyoruz. İşte farkımız da bu. Gelen aidatların kuruşuna zeval getirmeyiz. Ne kul hakkı yeriz ne kul hakkı yediririz. Algı için derseniz, elbette bunu oturtmak zaman alacak. Bazı uçuşlara katılarak mutfağa geçerim, kabin memuru arkadaşlarla sohbet eder, çalışmalarımızı paylaşır, hedeflerimizi anlatırım. Her uçuş sonrasında da helalleşirim. Çünkü ben artık maaşımı THY’den değil değerli üyelerimizin aidatlarından alıyorum. Hepsine uçaktan inerken, ‘Hakkınızı helal edin, varsa bir derdiniz gelin bağırın çağırın, benimle hesaplaşın. Sendikanıza sahip çıkın. Siz hancısınız biz yolcuyuz’ diye her seferinde söylerim. Çünkü makam mevki gelir geçer. Çünkü bu koltuklardan bizde gelip geçeceğiz. Koltuk kadıya bile mülk olmamış. Nasip kısmet işi bunlar. Arkamızdan bir ‘Allah razı olsun’ dedirtirsek ne mutlu bize. Zaten başka bir şey istemiyoruz” şeklinde konuştu.
“ESKİ HESAPLARDAKİ YOLSUZLUĞU DAVA EDERİZ”
Eski yönetimin hesaplarını incelettiklerini, bir sıkıntı, yolsuzluk varsa dava açacaklarına vurgu yapan Tatlıbal,” Biliyorsunuz seçimde eski yönetim ibra edilmedi. Dolayısıyla bizim yönetimimiz üzerine bir yükümlülük oluştu. Bu yükümlülük, mali denetimi yaptırıp, varsa bir yolsuzluk gerekli davaları açmaktır. Böyle bir ağır bir yükü de üyelerimiz emriyle üstümüze aldık. Şuan da incelemeler devam ediyor, denetim son aşamaya geliyor. Bir sıkıntı çıkarsa dava açmak zorundayız, açacağız da. Üyelerimizin geçmişe yönelik paralarının nerelere harcandığını göstermek ve ibra etmeyen delegelerimize karşı vazifemizi yerine getirmek zorundayız. Biz bunu kendimiz için değil, seçimde mali tabloyu ibra etmeyen delegelerimiz için yapmak zorundayız. Hala üyelerimiz her gezdiğimiz, her ziyaret ettiğimiz noktada ‘Biz ibra etmedik, niye hala dava açmıyorsunuz ?” diye soruyorlar. Biz de ‘Hala inceleme ve denetleme yapıyoruz’ diye cevap veriyoruz. Bir sıkıntı, yolsuzluk varsa dava açacağımızı söylüyoruz” diye konuştu.
APRON24.COM/ÖZEL
BENZER HABERLER